Kronik böbrek hastalığı, böbrek fonksiyonlarının kademeli olarak kaybedildiği ciddi bir sağlık sorunudur. Erken teşhis, hastalığın ilerlemesini durdurmada kilit rol oynar. Doç. Dr. Osman Şahin, kronik böbrek hastalığının nedenlerini ve teşhis süreçlerini şöyle anlattı:
Kronik Böbrek Hastalığı (KBH), böbreklerin kanı filtreleme yeteneğinin kademeli olarak kaybedildiği uzun süreli bir sağlık durumudur. Zamanla böbrekler, vücuttaki atık maddeleri yeterince filtreleyememeye başlar ve bu durum, vücutta biriken toksinlerin organlara zarar vermesine yol açar. Kronik böbrek hastalığı genellikle ilerleyici bir süreç izler ve tedavi edilmediğinde böbrek yetmezliğine, diyaliz gereksinimine ve hatta organ nakline yol açabilir.
ÖNEMLİ BİR HALK SAĞLIĞI SORUNU
Kronik böbrek hastalığı, dünya genelinde artan sıklığıyla önemli bir halk sağlığı sorunu haline gelmiştir. Hem ülkemizde hem de global ölçekte ciddi sağlık sonuçlarına yol açabilen bu hastalığın farkındalık düzeyi oldukça düşüktür. Türk Nefroloji Derneği’nin yaptığı bir araştırmaya göre, ciddi böbrek hastalığı olan bireylerin bile yalnızca %10’u hastalıklarının farkında. Bu düşük farkındalık, hastalığın erken evrede saptanıp tedavi edilmesini engelliyor ve ilerleyen aşamalarda diyaliz ya da böbrek nakli gibi zorlu tedavi süreçlerine ihtiyaç duyulmasına neden oluyor.
BÖBREK HASTALIĞI NASIL TEŞHİS EDİLİR?
Kronik böbrek hastalığının teşhisi, böbrek fonksiyonlarında üç aydan uzun süre devam eden anormalliklerin tespitiyle konulmaktadır. Böbreklerin işlevlerini ölçmek için kullanılan en yaygın test, kandaki kreatinin seviyesinin ölçülmesidir. Kreatinin, böbrekler tarafından kandan süzülen bir atık ürün olduğundan, kreatinin seviyesinin yüksek olması böbrek fonksiyonlarında azalma olduğunu gösterebilir.
Teşhis aşamasında kullanılan en önemli göstergelerden biri glomerüler filtrasyon hızı (GFR) adı verilen bir değerdir. GFR, böbreklerin kanı ne kadar hızlı filtrelediğini gösteren bir ölçüdür ve değeri üç ay veya daha uzun süre boyunca 60 ml/dk’nın altında seyrederse kronik böbrek hastalığı teşhisi konur. Bunun yanı sıra, idrar testlerinde protein kaçağı, böbrek ultrasonu ile yapısal bozukluklar veya böbrek biyopsileri de hastalığın teşhisinde kullanılan yöntemler arasında yer alır.
ERKEN TANI VE TEDAVİ HAYAT KURTARIR
Kronik böbrek hastalığı, özellikle erken evrelerde tespit edilirse, ilerlemesi durdurulabilir veya geciktirilebilir. Hastalığın teşhis edilmediği veya kontrol altına alınmadığı durumlarda ise kalp damar hastalıkları gibi ciddi komplikasyonlar ortaya çıkabilir. KBH’nin ileri evrelerinde ölüm riski, böbreklerin işlevlerinin daha da azalmasıyla belirgin şekilde artar. Bu nedenle, özellikle risk grubundaki bireylerin düzenli olarak böbrek sağlığı kontrollerini yaptırmaları büyük önem taşır.
KRONİK BÖBREK HASTALIĞINA NEDEN OLAN FAKTÖRLER
Kronik böbrek hastalığının başlıca nedenleri arasında diyabet, hipertansiyon ve böbrek taşı gibi rahatsızlıklar yer alır. Özellikle diyabet hastaları, yüksek kan şekeri seviyelerinin böbreklere zarar vermesi nedeniyle böbrek hastalığı geliştirme riski altındadır. Hipertansiyon, böbreklerdeki kan damarlarına zarar vererek böbreklerin filtreleme yeteneğini azaltabilir.
Ayrıca, ailede böbrek hastalığı öyküsü olanlar da KBH açısından risk altındadır. Genetik faktörler, kişinin böbrek hastalığı geliştirme olasılığını artırabilir. Böbrek taşı olan kişiler ise tekrarlayan enfeksiyonlar ve böbreklerde kalıcı hasar nedeniyle KBH riski taşıyan bir diğer gruptur.
TÜRKİYE’DE KRONİK BÖBREK HASTALIĞI GÖRÜLME SIKLIĞI
Türkiye’de yapılan bir araştırma, her 7 erişkinden birinde kronik böbrek hastalığı olduğunu ortaya koydu. Bu yüksek oran, hastalığın ülkede ne kadar yaygın olduğunu gözler önüne seriyor. Ülkemizdeki böbrek hastalarının büyük bir kısmı, ne yazık ki hastalığını fark etmeden ileri aşamalara ulaşabiliyor. Bu nedenle, düzenli tarama testleri ve böbrek fonksiyonlarının izlenmesi, hastalığın erken evrede saptanması için kritik önem taşıyor.
RİSK GRUPLARINA YÖNELİK ÖNERİLER
Kronik böbrek hastalığı risk grubunda yer alan bireyler için erken tanı ve tedavi, böbrek fonksiyonlarının korunması ve hastalığın ilerlemesinin durdurulmasında kilit rol oynar. Özellikle diyabet ve hipertansiyon hastaları, böbrek sağlığını düzenli olarak takip etmeli ve gerekli yaşam tarzı değişikliklerini yapmalıdır. Sağlıklı bir beslenme düzeni, düzenli egzersiz ve kan şekeri ile tansiyonun kontrol altında tutulması, böbrek sağlığını korumanın başlıca yollarıdır.
FARKINDALIK VE ERKEN MÜDAHALE HAYAT KURTARIR
Kronik böbrek hastalığı, dünya genelinde önemli bir halk sağlığı sorunu olmaya devam etmektedir. Hastalığın farkındalık düzeyinin düşük olması, erken tanı ve tedavi süreçlerini olumsuz etkilemektedir. Özellikle risk grubundaki bireylerin düzenli böbrek fonksiyon testleri yaptırması ve hastalığın erken evrede saptanarak tedavi edilmesi, hem böbrek sağlığının korunması hem de yaşam kalitesinin artırılması açısından büyük önem taşır.